top of page
< Back

Bahçekapılı'nın şiiri: Nisan Rüzgârları

bir gün gelir sen de anlarsın ya yanmaları, sevgileri bir o kadar var mıdır, aşka eğilmeyecek ama böyledir kişioğlu, yitirince yanar ALFRED DE MUSSET (1810 t857) böyle bir ilkbahar akşamıydı, bir tutku büyülttük ellerimizde ölümsüz kalan bülbüllere inat şarkılar söyledik dallar arasında mutluluğumuzu kutladı yıldızlar başımızın üstünde tanrısal ne varsa kuşkusuz inandık ne varsa davet ettik dünyayı unutturan. böyle bir ilkbahar akşamıydı, düş değin inanılmaz, düş değin güzel me!ekler gösterdi yıldızlarda yerlerimizi ışıktan bir köşk yaptı çevremize kutsal el ve kutsal el doldurdu billur kadehlerimizi. böyle bir ilkbahar akşamıydı, rüzgâr koştu, koştu ve su getirdi çöllerden güneş bir yara oldu gönlümüzde kanayan ak kanatlı turnalar çıktı geldi göllerden kurşun ayaklariyle bir koşudur aldı zaman geceler bitmesin dedik, sabahlar olmasın dedik gönüllerimizde gizledik aydınlığı biz sevinç denizlerinin kaynağı oldu gözlerimiz ve sabahlara mutlu olmayı öğrettik. böyle bir ilkbahar akşamıydı, ak duvağının ak tellerinde başladı yaşamak karanlık, kuytu köşeleri terketti umutlar sevmek dedik, olmak ya da olmamak şevmek dedik, silindi gökyüzünden bulutlar. böyle bir ilkbahar akşamıydı, beraberliğe çıktığını sandık tüm yolların oysa çığlık çığlığa geliyordu ayrılık dilinden anlamadık tüm çağrıların bir masal gibi kırk gün sürdü sağırlık ve birden duyduk sesini falcı kadınların ışıktan köşkümüz yıkıldı, kurudu sevinç denizleri ak kanatlı turnalar göllere döndü ve rüzgâr aldı başını çıktı doruklara AYRILDIK. Alâettin BAHÇEKAPILI Şehzadebaşı-16 Nisan 1969 SUSUKSUZ adlı kitaptan

Bahçekapılı'nın şiiri: Nisan Rüzgârları

bir gün gelir sen de anlarsın ya yanmaları, sevgileri bir o kadar var mıdır, aşka eğilmeyecek ama böyledir kişioğlu, yitirince yanar...

bottom of page