Güne başlarken bilmek isteyeceğiniz en önemli 25 Haber
23 Şubat 2023 Perşembe
1
Depremin yıktığı binalardan müteahhitlerin siyasi bağlantıları fışkırıyor
Kahramanmaraş merkezli depremin tozu dumanı dağılmaya başladıkça arka plandan çıkan ilişkiler dikkat çekiyor. Yıkılan dev apartmanların, otellerin arkasından çıkan müteahhitlerin bir bölümünün bulundukları şehirde yerel belediyeyle ve yerel siyasetle yakın ilişkileri şimdiden dökülmeye başladı bile. BirGün gazetesinden Timur Soykan, yazısında bazı çarpıcı örnekler sıralamış. Örneğin, Malatya’da voleybol ve ampute futbol takımı oyuncularına da mezar olan Kırçuval Otel’in sahibi Zafer Kırçuval, AKP’li Battalgazi Belediyesi’nin başkan yardımcısı. Aynı zamanda Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin meclis üyesi. Henüz 12-14 yaşındaki 25 voleybolcu çocuğun, uygulamalı eğitim için Adıyaman’a gelen 30 rehberin hayatını kaybettiği İsias Otel, tamamen çürümüş bir binaydı. Otelin sahibi Bozkurt ailesi de AKP’ye yakınlığıyla biliniyor. Otelin ortaklarından Mehmet Fatih Bozkurt, 2014-2019 arasında Adıyaman Belediyesi’nin AKP’li üyesiydi. Oteli işleten kardeşi Ahmet Bozkurt ise Adıyaman TÜGVA’nın Yüksek İstişare Kurulu üyesi. Kahramanmaraş’ta yıkılan Saffron Otel markasının sahibi ise Yimpaş Holding kurucusu Dursun Uyar. Yimpaş vurgunu nedeniyle hapis yatan Dursun Uyar’ın AKP’nin kuruluşunda maddi kaynak sağladığı iddia edilmişti.
2
Deprem bölgesinde çadır hala yetersiz
Depremin en ağır hissedildiği 5 şehirde milyonlarca insan evsiz kaldı veya evlerine giremiyor ve bu şehirlerde barınma sıkıntısı artık ç.ok ciddi boyutlarda. Küçük çocuklar dahil yurttaşlar sokaklarda bulabildikleri battaniyelere sarınarak uyuyorlar. Bölgeden yerde yatan çok sayıda çocuk fotoğrafı geliyor. İki gündür kaldırımda yattığını söyleyen bir depremzede, “Depremden yara almadık ama soğuktan donarak öleceğiz. Uzaya çıkmayı planlayan AKP, bu fotoğraflardan utanmalı” diyerek isyan etti. Beşinci kattaki evinden yara almadan çıkan Furkan Çolak adlı bir depremzede, “Evlere girmeyin çağrısı yapıyorlar. Peki, biz nerede kalacağız? Çadır için gitmediğimiz yer kalmadı. Çadır yok diyorlar. İki gündür, sokak ve kaldırımda soğuk havada battaniye ve yorgan ile yatıyoruz. Benim gibi yüzlerce kişi var. Çocuklar yatarken titriyor” ifadelerini kullandı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu bir kez daha depremin yıktığı Hatay’a gitti. CHP’li belediyelerin oluşturduğu koordinasyon merkezlerinde inceleme yaptı. Bölgedeki çadır sıkıntısına dikkat çeken Kılıçdaroğlu “Gittiğim her yerde, arabadan indiğim her yerde, önüme çıkan herkes çadır sorunundan söz etti. Bir çadır bulamıyoruz, çadır alamıyoruz, diyorlar. Kişiler, çadır kentlerde değil; evlerine yakın mahallelerde, yerlerde, çadırlarda yaşamak istiyor. Çünkü binaları yıkılmamışsa binalarında eşyaları var. Ya Allah aşkına koskoca Türkiye’de nasıl olur da bir çadır sorununu çözemezsiniz? Daha önce çağrı yapmıştık, aynı çağrıyı tekrar yapıyorum. Türkiye’de çadır üreten fiyatı ne olursa olsun, ‘Evet, biz çadır üretiyoruz, istediğiniz çadırları size vereceğiz’ diyorsa herhangi bir sanayici, herhangi bir üretici çadırların tamamını satın alıp deprem bölgelerine göndermeye hazırız. Çözemiyorlarsa bıraksınlar biz çözelim” dedi.
3
Depremin 17 yaşındaki mucizesi Aleyna’nın sağlığı iyiye gidiyor
Aleyna Ölmez, depremin 248. saatinde Kahramanmaraş’ta bir enkazdan çıkarıldı. Bu küçük çaplı mucize, depremin büyük acılarının ortasında pek çok kişiye sevinç yaşattı. Dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Aleyna’yı ve depremden kurtarılan bazı başka çocukları Ankara’da hastanede ziyaret etti. Ziyaret sonrası konuşan Aleyna, “Mücadele ettim, uğraştım, vazgeçmek istemedim. Herkes çok destek çıktı, yardımcı oldu. Her şey için çok teşekkür ederim” dedi. Aleyna Ölmez’in teyzesi Güler Duman ise yeğeninin enkazdan kurtarılmasından dolayı mutlu olduğunu vurguladı. “Bu şekilde bir sonuç beklemiyorduk ama birden çıkınca Aleyna bizim için de mucize oldu. Sevinci, hüznü hepsini aynı anda yaşadık” sözleriyle duygularını aktaran Güler Duman, destek olan ve Aleyna ile ilgilenen başta doktorlar olmak üzere herkese teşekkür etti.
4 Bir aileden geriye kalan, sadece bu fotoğraf artık Antakya’da ‘Cennetten bir kare’ sloganıyla satılan ve depremde yıkılınca yüzlerce kişiye mezar olan Rönesans Rezidans’ta ölenlerden biri de Asker ailesiydi. Baba Fatih Serhat Asker polis memuru, anne Özlem deniz Asker ise öğretmendi. Üç çocukları vardı: Bade (8), Osman (6) ve Uras (4). Asker ailesinin tamamı Hatay depreminde yaşamını yitirdi. Ailenin cenazelerine Rönesans Rezidans’ın enkazın çok kötü durumda olması nedeniyle ancak depremden 13 gün sonra ulaşılabildi. 5 İstanbul’da çok büyük bir deprem telaşı var ama binasını denetletmeye çekinenler de çoğunlukta Kahramanmaraş merkezli depremler, İstanbulluların deprem korkusunu tetikledi. Şehirde çok sayıda insan oturdukları binaları denetletmek için İstanbul Belediyesi’ne başvuru yağdırıyor. Ancak aslında bu başvurular yetersiz; çok sayıda insan da bina denetletmenin maddi yükünden ve olası hukuki sonuçlarından çekindiği için denetimi yaptırmıyor. Bazı insanlar, binalarının. çürük bulunması halinde evlerinden tahliye edileceklerinden korkuyor. BBC Türkçe bu konuda güzel bir haber derlemiş. İstanbul Belediyesi insanları binalarını kontrol ettirmeye teşvike uğraşıyor. Depremlerin ardından İstanbul’da talep patlaması yaşanan İBB’nin ücretsiz hızlı bina taraması çalışmalarında önemli bir değişiklik yapıldı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından “İBB ekiplerimizin yaptığı hızlı tarama yöntemi ile bina incelememize kiracılar ve 2000 yılı sonrası yapılar için de başvuru yapılabilecek. 2000 yılı öncesi inşa edilen yapıları önceleyerek binalarınızı inceleyeceğiz” paylaşımında bulundu. Binalarını teste sokmak isteyenlerin https://binatespiti.ibb.istanbul adresi üzerinden kayıt yaptırması gerekiyor. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökce, hızlı tarama testine kiracılardan da artık başvuru almaya başlayacaklarını açıklamıştı. 6 Ak Parti seçimde “Türkiye’yi birlikte inşa ediyoruz” diyecekmiş Bloomberg’e konuşan kaynaklar seçimlerin 14 Mayıs’ta düzenleneceğini söylerken İngiltere merkezli Reuters haber ajansı daha farklı bir iddiayı gündeme getirdi. Reuters’a konuşan hükümet yetkilisi, “Seçimlerin 18 Haziran’da yapılması konusunda anlaşmaya varılması çok muhtemel” dedi. Yetkili, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile MHP lideri Devlet Bahçeli’nin görüşeceğini belirterek iki parti arasında bazı temaslar olduğunu, nihai kararın liderler tarafından verileceğini söyledi. Başka bir kaynak ise “Seçimler için 14 Mayıs erken bir tarih gibi görünüyor. İki lider de 18 Haziran’ı onaylayacak” ifadelerini kullandı. Deprem konutlarının temelinin mart başında atılmasının planlandığını hatırlatan başka bir hükümet yetkilisi “Yeter söz milletindir” sloganının da rafa kaldırılacağını söyledi. Söz konusu isim “Kayıplar çok ağır ancak o tarihe kadar en azından fiziki olarak bile olsa bir miktar depremin izlerinin silinip insanların oturabileceklerini görecekleri inşaatlar yükselmeye başlayacak. Daha önce ‘yeter söz milletindir’ olarak belirlenen sloganın yerini ‘Türkiye’yi birlikte inşa ediyoruz‘ sloganı alacak” dedi. 7 Can kaybı 43 bin 556’ya yükseldi Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ilde yıkıma neden olan depremlerde can kaybı ve yaralı sayısı artmaya devam ediyor. Son olarak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, depremlerde şimdiye kadar 43 bin 556 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
8 RTÜK’ten Halk TV ve TELE1’e program durdurma cezası Radyo ve Televizyon Üst Kurumu (RTÜK), deprem yayınlarıyla ilgili HALK TV, TELE1’e program durdurma ve para cezası; Fox’ta Orta Sayfa ile Halk TV’de Halk Meydanı programına da yüzde 3’er para cezası verdi. RTÜK üyesi Okan Konuralp “RTÜK cezaları eliyle basın özgürlüğünü boğmaya çalışan siyasi irade suçluluk telaşındadır. Not ise not ediyoruz!” dedi. Bu arada Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) TİP Milletvekili Sera Kadıgil’in Diyanet eleştirisi sebebiyle TELE 1’e verdiği 3 günlük ekran karartma cezası uygulanmaya başlandı. TELE 1 ekranı, saat 00.00 itibarıyla 3 günlüğüne karardı.
9
Sosyal medyanın geleceğinde İstanbul’daki terör saldırısı önemli rol oynayacak
Amerikan Anayasa Mahkemesi’nde görülen iki dava, genel olarak internetin ve özel olarak da sosyal medyanın geleceği açısından son derece kritik. Bu davalarda davacılar sosyal medya şirketleri Google ve Twitter’ı teröre yardım etmekle suçluyor. Amerika’da geçerli iletişim kanununun 230. maddesi, internet servis sağlayıcısı şirketleri internet üzerindeki içerikten sorumsuz tutuyor. Yani telefonda konuşan iki insanın bir suçu planlamalarından nasıl telefon şirketi sorumlu değilse, internette işlenen suçlardan da internet servis sağlayıcısı şirketler sorumlu değil. Buna karşılık bu maddeyi eleştirenler, bütün interneti değil ama sosyal medyayı gazete veya TV’lere benzetiyor, bu kurumların yayınladıkları içeriklerden sorumlu olduğunu hatırlatıyor. Bu sorumluluk, sadece internetten yayın yapan haber siteleri için de geçerli. Şimdi Google ve Twitter aleyhine açılan davalar bu madde hakkındaki tartışmayı merkez alıyor ve ilk kez Yüksek Mahkeme önünde bu konu konuşuluyor. Özellikle Twitter aleyhindeki dava ilginç, çünkü burada davacılar, DAEŞ’in 2017 yılbaşında İstanbul’da Reina’da yaptığı saldırıda öldürdüğü kişilerden birinin yakınları ve sosyal medya şirketini DAEŞ’in örgütlenip para toplamasına yardımcı olmakla suçluyorlar. Twitter ise teröre bilerek isteyerek destek olduğu suçlamasını reddediyor, DAEŞ’in kendi platformları üzerinden eleman ve para topladığını fark ettiklerinde ilgili hesapları kapattıklarını söylüyor. Davanın Twitter aleyhine sonuçlanması, görece daha teorik bir dava olan Google davasını da etkileyecek. Mahkemenin sosyal medya şirketlerinin yaydıkları içerikten gazeteler gibi sorumlu olduğuna karar vermesi, bütün dünyada sosyal medyanın doğasını kökünden değiştirecek.
10
Hisse geri alımları 25 milyar lirayı aştı
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Borsa İstanbul’da bürokratik süreçlerin azaltılmasıyla 80’in üzerinde şirket toplam büyüklüğü 25 milyar lirayı aşan tutarda hisse geri alım programı açıkladı. Hisse geri alım programlarının süresi ise 3 ay ile 3 yıl arasında değişiklik gösterdi. Açıklanan hisse geri alım programları içinde 1 milyar lira ve üzeri alımlar toplam hisse geri alım programlarının yaklaşık yüzde 70’ini oluştururken, 51 şirket 10 milyon lira ila 100 milyon lira arasında hisse geri alımı açıkladı. Deprem sonrası gerçekleşen işlemlerde panik havasının öne çıktığını dile getiren analistler, şirketlerin geri alım programlarının hisse fiyatını desteklemekle birlikte yatırımcıları psikolojik olarak da olumlu etkilediğini ifade etti. Beş günün ardından 15 Şubat çarşamba günü tekrar işleme açılan borsada, BIST 100 endeksi, deprem öncesi seviyenin üzerinde 5.000-5.200 bandında dengelendi Analistler, borsanın bankalar başta olmak üzere hala ucuz olduğunu ve yaklaşık 275 puanla dolar bazlı zirvesinin oldukça uzağında bulunduğunu hatırlattı. Bu dönemde 81 şirket söz konusu olanaktan faydalanırken, en büyük hisse geri alım programı 9 milyar lirayla Türk Hava Yolları’ndan geldi. THY’yi 3 milyar lirayla İş Bankası, 2 milyar lirayla Ereğli Demir Çelik ve 1.5 milyar lirayla Halkbank ve Aksa Akrilik takip etti. Daha önce 750 milyon liralık hisse geri alım programı bulunan Halkbank böylece program büyüklüğünü 2.25 milyar liraya çıkarmış oldu. Vakıfbank ve Akbank da 1’er milyar liralık hisse geri alım programı başlattığını duyurdu.
11
Naci Görür’den İzmir’e deprem uyarısı: Endişeliyiz
Prof. Naci Görür, birinci derece deprem kuşağında yer alan İzmir’le ilgili endişeli olduğunu belirterek önemli uyarılarda bulundu, Vatandaşlara “Evlerinizi muayene ettirin” çağrısı yaptı. Prof. Görür “İzmir’den kuşkumuz var. Bunu dediğimizde, ‘Hemen yarın deprem olacak, eve girmeyin’ demiyoruz. İzmir’den endişemiz var. Neden? Canlı faylar var. Canlı fay demek, günün birinde tekerrür periyodu doğduğunda harekete geçip deprem üretebilir. Bu faylar özellikle çevrede olan faylarla tetiklenebilir, stresleri artmış olabilir. Daha önce Sisam’da olan depremde, bu fayların önemli bir kısmı yüklendi. Kendileri zaten bir stres, zaman geçtikçe yüklüyorlar. Bir de çevredeki depremlerden stres geldiği zaman yükleniyorlar. İzmir gerçek anlamıyla deprem kenti. Çok az kentte bu kadar az aktif fay sistemi var, bunlar bugün olmazsa yarın deprem yaratacak. O zaman üzüleceğiz” dedi.
12
Avusturya’daki eşini arayarak kurtulmuş
Kahramanmaraş Pazarcık’a bağlı Dedepaşa Mahallesi’nde ikamet eden Tarık Halefoğlu (66), eşi Hediye Halefoğlu Avusturya’da yaşayan çocuklarını ziyarete gittiği için depreme evinde tek başına yakalandı. Depremde 2 katlı evin çökmesi sonucu enkaz altında kalan Tarık Halefoğlu, şans eseri yanına düşen telefonla Avusturya’da bulunan eşini arayarak yardım istedi. Eşinin enkaz altında kaldığını Kahramanmaraş ve Gaziantep’teki akrabalarına bildiren Hediye Halefoğlu, yakınlarının yardımıyla eşinin enkazdan 4 saat sonra sağ kurtulmasını sağladı.
13
Depremde ölen anne ve babası Eylül’e siper olmuş
Gümüşhane’den Adıyaman’a giden itfaiye ekiplerinin 30 saat sonra enkazdan kurtardığı Eylül İklim Bali’nin (10) trajik kurtarılma hikayesini anlattı. Eylül’ü kurtaran ekipte yer alan Gümüşhane Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Demir, “Eylül’ün üzerindekini yastık veya halı sandık meğer annesiymiş. Annesi depremde Eylül’ün üstüne kapanıp, kurtarmak için çabalamış; baba da onlara siper olmuş” dedi. Demir, “Eylül, ‘Buradayım’ diye bağırıyordu. Onun o gözlerinin parıltısını gördüğümüz zaman ekip olarak duygusal bir an yaşadık. İlk annesini almak zorundaydık. Peşine Eylül’e göstermeden babasını sonra da Eylül’ü çıkardık” dedi.
14
Ak Partili yöneticinin sağlam villasının bahçesine AFAD çadırı
Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Şanlıurfa’da birçok vatandaşımıza henüz çadır ulaştırılamadı. İnsanlar büyük dram yaşarken Şanlıurfa’nın Ak Parti Karaköprü İlçe yöneticisi Sertaç Kaya, Akçahisar köyündeki villasının bahçesine AFAD çadırı kurdurdu. Villanın depremde hiçbir hasar almadığı ortaya çıktı. Tepkiler üzerine AFAD çadırı kaldırdı.
15
Kolonları kesilen binada 105 kişi hayatını kaybetti
Hatay Antakya’da 6 Şubat’taki deprem felaketinde 105 kişinin yaşamını yitirdiği Rende Sitesi’nde, kreş yapılmak amacıyla binanın kolonlarının kesildiği öne sürüldü. Siteyi inşa eden müteahhit firmanın, sitenin sahibi tarafından kreş yapılmak amacıyla kolonların kesilmesini gerekçe göstererek, 2016’da savcılığa şikâyet dilekçesi verdiği ortaya çıktı. Suç duyurusu dosyasında, kolonların kesilmesi işlemine ait fotoğraflar da eklendi. T24’ten Tolga Şardan’ın haberine göre, savcılık konuyla ilgili takipsizlik kararı verdi. İnşaat firması ile sitenin toprak sahibi olan aile arasında yaşanan adli sürecin bizzat içinde olduğunu söyleyen Avukat Coşkun Atılgan “Firma olarak önce Milli Eğitim’e, sonra Hatay Valiliği’ne, ardından Antakya Belediyesi’ne başvurduk. Sonuç alamayınca adliyeye suç duyuru verdik. Savcılık, hiçbir şey yapmasa bile şikâyetimiz üzerine bilirkişi görevlendirmesi yapmalı ve toprak sahibinin ifadesini alması gerekirdi. Yapılması gereken adli işlemeler yapılmadan, takipsizlik kararı verildi. Sonuç da böyle oldu” dedi.
16
Depremden 37 gün önce ‘zemin etüdü’nde denetim gevşetildi
İki büyük deprem felaketinin yaşandığı 6 Şubat’tan 37 gün önce değiştirilen yönetmelikle, zemin etütlerinin doğru yapılıp yapılmadığı konusundaki denetim yetkisi, işin uzmanı olan jeoloji mühendislerinden alınıp inşaat mühendislerine verildi. Böylece müteahhitler, isterlerse ikinci bir mühendise para ödemeden tüm projenin denetiminden sorumlu olan inşaat mühendisine zemin etüdünü de onaylatabilecek. Müteahhidin maliyeti düşecek, ancak inşaatın zemininin sağlam olup olmadığı konusundaki riskler artabilecek. Düzenlemenin iptali için önceki gün Danıştay’a dava açıldı.
17
Depremlerde 100 TSK mensubu şehit oldu, 66’sı yaralı, iki subay kayıp
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, depremlerde toplam 100 TSK mensubunun hayatını kaybettiğini açıkladı. Akar “66 arkadaşımız yaralı. Çoğu taburcu oldu. Bir üsteğmen ve bir astsubayımıza halen ulaşılamadı. DNA testleri dahil, akrabaları ile görüşmeler dahil iki silah arkadaşımıza ulaşmanın gayreti içindeyiz. Acılarımız karıştı. Bir taraftan silah arkadaşlarımızın durumları ile ilgilenirken bize düşen görevler de var. Acılarını bırakıp ailesinden kayıp olanlar dahil arama kurtarma faaliyetlerinde vatandaşlara yardımcı olmak için katkıda bulundular” diye konuştu. Askerin devreye geç girdiğine yönelik eleştirilerin maksatlı olduğunu savunan Akar 4.30’daki “Hazır ol” emrinin ardından gemilerin, ambulans uçakların hazır hale getirildiğini söyledi. Akar “Buradaki silahlı kuvvetlerimiz ilk andan itibaren depremle mücadeleye katıldığını herkesin görmesi lazım. Kendi ajandaları için bazı gerçekleri görmezden geliyorlar. Çok önemli katkılar sağladık. Sadece personel katkısı değil. Büyük gemilerimizle Batı’dan İskenderun’a doğru büyük iş makinaları ve teknik personelin gelmesi sağlandı. Bunlarla birlikte gemilerle hastalarımızı Mersin’e tahliye etmek mümkün oldu. 65 uçak, 70 helikopterle, ihtiyaca göre İHA’ları uçurmak suretiyle faaliyetlerimizi yoğunlaştırdık. Şu ana kadar hava filosu çok önemli. 5294 sorti yapıldı. Herkes görevinin başında” ifadelerini kullandı.
18
Polis memuru AFAD’da Stratejik Daire Başkanı olmuş
AFAD’ın yönetimine yönelik liyakat tartışmasına yeni bir isim eklendi. Kurumda Strateji Daire Başkanlığı yapan Sadi Ergin’in polis olarak memuriyete atıldığı, Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde işletme okuduğu anlaşıldı. 2014’te Kamu Hastaneleri Birliği’ne geçen Ergin, 2018’de AFAD’a geçti. 2021’te Daire Başkanı yapılan Ergin, depremin vurduğu Elbistan’ta AFAD koordinatörü olarak görev yapıyor.
19
Hatay’dan bir milyon kişi göç etti
Depremin arka arkaya yıktığı Hatay’da büyük göç başladı. Barınma sorunu yaşayan, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan on binlerce kişi şehri terk ediyor. Defne Belediye Başkanı İbrahim Güzel, kendi bölgesindeki göç için “İlçenin yarısı terk etti” ifadesini kullandı. Depremden önce yaklaşık 1.7 milyon nüfusa sahip ilde, 600-700 bin kişinin şehirden ayrıldığı tahmini yapılıyor. CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin “Hatay halkının yüzde 45’i göç etti” dedi.
20
Mersin için ortak çağrı
Mersin merkezli 47 kurum ve kuruluş ile STK, depremlerin ardından zorunlu göçün ‘sosyal afet’ haline dönüştüğünü belirterek, “Mersin, özel bir destek/statü kapsamına alınmalıdır. İki hafta gibi kısa bir süre içinde Mersin’in nüfusu yüzde 40’e yakın bir oranda artmıştır. Bu gerçekten hareketle; merkezi bütçeden Mersin’e nüfusu ile orantılı olarak aktarılması gereken tüm kaynaklar, bu oranda artırılmalı ve acilen kullanıma açılmalıdır” açıklamasında bulundu.
21
İstanbul’da devlet İlkokulu bile imar affından yararlanmış
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından 2018 yılında çıkarılan imar affı düzenlemesi bir kez daha tartışma yaratmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde İstanbul Ümraniye’de bulunan İnkılap İlkokulu’nun imar affına başvurarak yapı kayıt belgesi aldığı ortaya çıktı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sitesinde ibadethaneler ile kamu taşınmazları başvurularında Yapı Kayıt Belgesi ücreti alınmayacağı belirtilmiş.
22
Çanakkale’de deprem alarmı, aftan yararlanan binalara inceleme
Çanakkale Belediye Meclisi, Maraş merkezli depremin ardından olağanüstü toplandı. Riskli olarak görülen 2001 öncesi yapılar başta olmak üzere, İmar Affı’ndan yararlanan binaların, yurtların, otellerin ve kamu kurumlarına ait yapıların yeniden incelenmesine karar verildi. Yeni yapılarda, inşaatın her aşamasını özellikle, zemin iyileştirme sürecini sıkı bir denetime tabi tutacak olan Çanakkale Belediyesi, kontrolü yapılmayan projelerde inşaata izin vermeyecek, alınan numunenin proje gereklerini sağlamaması durumunda ise inşaatı durduracak.
23
Akşener: Depremin merkezi Pazarcık, felaketin merkezi Beştepe
İYİ Parti lideri Meral Akşener partisinin grup toplantısında depremden sonra siyasi iktidara ilk kez çok sert sözlerle yüklendi. Akşener “Ormanlarımız yanıyor; söndürecek uçağımızın olmadığını yangında öğreniyoruz. Paramız kur ataklarıyla pul oluyor; Merkez Bankamızda para kalmadığını, dolar 3 katına çıktığında öğreniyoruz. Ve deprem oluyor. Binlerce vatandaşımız enkaz altında yardım bekliyor, soğukta çadır, tuvalet, aş bekliyor ve iktidarın hiçbir hazırlığının olmadığını, afet yönetiminin çöktüğünü görüyoruz” diye konuştu. Erdoğan’ı hedef alan İYİ Parti lideri “Depremden 1,5 gün sonra çıktığı TV yayınında ‘Günü geldiğinde şu anda tuttuğumuz defteri açacağız’ diyerek milletimizi tehdit etti. Enkaz altındaki insanlarımızın yerini bildirdiği ve yardım istediği sosyal medyaya kısıtlama getirdi. Erdoğan; sen istediğin kadar ‘kader planı’ diyerek kendi beceriksizliğine kılıf ara. Bu felaketin yegane sorumlusu sensin, sen. Tedbir almayıp meseleyi kadere havale etmek; şuursuzluktur, aymazlıktır, terbiyesizliktir. Depremin merkezi Pazarcık’tır ama bu büyük felaketin merkezi Beştepe’dir” dedi.
24
Özgür Özel: Bahçeli’nin konağı depremzedelere niye açılmadı?
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Osmaniye’deki Devlet Bey Konağı’nın depremzedelere açılmamasına tepki gösterdi. Konağın fotoğraflarını gösteren Özel “Bu konak depremde yıkılan Bilge Apartmanı’nın tam karşısında. Gözü yaşlı depremzede, ‘Bu konağın kapıları bize açılmadı’ dedi. Oysaki Türk gelenek görenekleri, bu depremdeki ruhla beklemez misiniz ki bu konak açılsın, çorbalar kaynasın, bir sıcak çay verilsin analara. O geniş bahçesindeki çimlerin üzerinde hiç olmazsa çadırlar kuruldun. Sayısız odası Devlet Bey’in komşularını misafir etsin. Hiç açılmadı bu kapı. Ben başka bir şey demeyeceğim. Benim işim hakaret etmek değil” diye konuştu.
25 Saadet lideri: Biz de vatandaşlarımız da notlarını aldı Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu haftalık basın toplantısında iktidarın ‘Not ediyoruz’ tehdidine tepki gösterdi. Karamollaoğlu “Uzmanların dile getirdiklerini not almayanlar, yapılacak hazırlıkların defterini tutmayanlar; elbette ancak bunları not alır. Hodri meydan! Biz de vatandaşlarımız da notlarımızı aldık, defterimizi tutuyoruz” diye konuştu. Deprem bölgesine inşa edilecek yeni konutlarla ilgili aceleci olunmamasını isteyen Saadet lideri “Yapılacak yeni inşaatlar için zemin etütleri, mikro-bölgeleme çalışmaları titizlikle yapıldı mı ki; yüz binlerce konut için daha şimdiden ihaleler konuşulmaya başlandı? Hatta temeller atılıyor. Aynı yanlış anlayışla, aynı çarpık zihniyetle atılacak her bir yanlış adım önümüzdeki günlerde çok daha büyük problemlere neden olacaktır” dedi.
Kaynak: www.10haber.net
コメント