top of page

Cahit Irgat, Fikret Adil, Hilmi Ziya Ülken

  • Yazarın fotoğrafı: HaberciGazete
    HaberciGazete
  • 5 Haz 2024
  • 3 dakikada okunur


Bugün 5 Haziran. Cahit Irgat, Fikret Adil ve Hilmi Ziya Ülken’in ölüm yıldönümleri.

BRT Yayın Grubu olarak bu değerlerimizi saygıyla, sevgiyle anıyoruz.

Cahit Irgat kimdir?



21 Mart 1915’te Lüleburgaz’da doğdu. Edirne ilkokulu Vefa Ortaokulu ve Edirne Öğretmen Okulu’nu okudu. Son sınıfta Ankara Devlet Konservatuvan’na geçti, orada dört yıl öğrenim gördü. İstanbul’da resmi ve özel tiyatrolarda aktörlük yaptı, filmler çevirdi.Öyküler, tiyatro yazıları da yazdı, bir de roman (Geri Dönemezsin, 1948) yayımladıysa da şairliğiyle tanındı. Romantik ve egzotik ilk şiirleri Cahit Saffet imzasıyla Varlık (1 Nisan 1935) ve başka dergilerde çıktı. Sonradan (1942), kitaplarını oluşturan toplumcu şiire geçti; bunların hemen hemen hepsinde kötümser, öfkeli, büyük insan topluluklarını, sosyal gerçekleri aradığı, deştiği görüldü.


Çok genç yaşta ölen evladı Mustafa Irgat (1950-1995) ile tiyatro oyuncusu Zeynep Irgat, İngiliz Edebiyatı Profesörü Mina Urgan’la evliliğinden olan çocuklarıdır.

1940 kuşağı içinde Nâzım Hikmet şiirinin biçimsel yönden etkisinden uzak duruşuyla kendine apayrı bir yeri kazandırdı. Çoğunlukla kısa şiire ilgi duydu. Kimi şiirleri bu kısalık içinde birbirini izleyen, sayılarla birbirine bağlanan şiirler halindedir.

Onun şiirleri Asım Bezirci‘ye göre: “Nâzım Hikmet’in şiirinden çok; Garip şiirine, bu şiirin gülümsetici, ironiye dayalı özelliklerine yakındır. İçerik yönünden de Garip anlayışının çok ilerisinde bir öze sahiptir.

Cahit Irgat’ın Eserleri

Şiir:

  • Bu Şehrin Çocukları 1945

  • Rüzgarlarım Konuşuyor 1947

  • Ortalık 1952

  • Irgatın Türküsü 1969

Roman:

  • Geri Dönemezsin (1947)

  • İnsan Kafesi (kitaplaşmadı, Milliyet gazetesinde dizi halinde yayımlandı (1971)

Anı

  • Çok Yaşasın Ölüler (Akşam gazetesinde yayımlandı, temmuz-ağustos 1968)

ŞİİRLERİNDEN ÖRNEKLER

SON YALNIZ

Kaç bin alkış, gözyaşı ucu

Sarmaş dolaş arkadaşlık pabucu

Aynaların bu kaçıncı öpüşü

Bu gece mi bu yağmurun yağışıBir oyuncu geçiyor iki büklüm sus

Yaşadığı günlerin doruklarından

Kala kala bir yağmur gözlerinde biriken

Aynalarca uykusuz


BİR DALDA İKİ SALINCAK

Yürümüş otlar dizine Kentin ışıkları gözüne Herkes cümbüşüne sazına İlmik senin boğazına

Vardı elbet bir merhaban bu kente Geldiler gördüler mi sallandığını acaba Salıncaklar kuruldu şimdi başka ağaca Dirin kaça, ölün kaça

Ne dört kitap, nice mezhep, nice din Bu ağacı insana insan diye gösterin

BÜTÜN ŞEHİR ŞAHİTTİR


Başımı rakı değil döndüren

Bu öğle sıcağında

Ekmek kokusundan da güzel

Alnının ter kokusu.Ver meyveni mürdüm ağacı

Arzum gibi yağ yağmur

Bütün şehir şahittir

Bu kadını sevdiğime.


BİR GARİP YALNIZLIK

Çalmasın kapımı kimseciklerim Boş bulut yıldız yalnızlığında Çok uzun gözlerinin içindeyim Çalmasın kapımı kimseciklerim

Çok uzun gözlerinin içindeyim Sonsuzluğumu içiyorum bebeklerinden Körkütük zehir zıkkım Çalmayın kapalı kapım

Küflü bir akşamüstü terli Uludum arınmamış camlarda Ne telefon ne kapı zili Çalmasın ben evde yokum

Çok uzun gözlerinin içindeyim Çalmasın kapımı kimseciklerim

Fikret Adil kimdir?



1901’de İstanbul’da dünyaya geldi. 5 Haziran 1973’te Zürih/İsviçre’de hayatını kaybetti. Soyadı Kamertan’dır. Bir İstanbullu ve Kuloğlu imzalarını da kullandı. Mahmur Adil ile Safiye Hanım’ın oğludur. Galatasaray Sultanisi’nde öğrenci iken gönüllü olarak Kurtuluş Savaşı’na katıldı. Cumhuriyet’in ilanına yakın İstanbul’a döndü. Duyün-u Umumiye’de, Muhtelit Mübadele Komisyonu’nda ve Anadolu Ajansı’nda görev yaptı. Uzun süre Türkiye İş Bankası’nda yayın danışmanı olarak çalıştı. 1966 yılında kendi isteği ile emekliye ayrıldı. Sanat Dostları Derneği ile PEN Yazarlar Derneği Türkiye Kolu kuruculuğunu yaptı. Artist ve S.E.S.(Sanat Edebiyat Sosyolojisi) dergilerini çıkardı. Yakalandığı Parkinson hastalığının tedavisi için gittiği Zürih’te hayatını kaybetti. Kabri İstanbul Eyüp Mazarlığı’ndadır. Yazı hayatına Şebap dergisinde başlayan Fikret Adil, yazılarını daha sonra Ağaç, Ses, Yücel ve Yeditepe dergileri ile Tanin, Cumhuriyet, Vakit, Akşam, Yeni İstanbul, Havadis gazetelerinde yayımlandı. Daha çok sanat yazıları, öykü ve röportajları ile tanındı. Meydan dergisinde resim ve sinema kronikleri yaptı. Gazete yazıları çoğunlukla öykü, şiir, müzik, resim, tiyatro ve heykel gibi edebiyat ve sinemanın tutulduğu konulardan ve bunların eleştirilerinden oluşmaktadır. “Bohem Hayatı” başlığı altında Asmalımescit 74’te bir grup sanatçının südürdüğü bohem yaşamı canlandırmıştır. Bazı çeviri ve uyarlamaları Şehir Tiyatroları ve Devlet Tiyatroları’ndan sahnelenmiştir. ESERLERİ ANI-ÖYKÜ: Asmalımescit 74 (1933), İntermezzo (1955), Avare Gençlik (1959, Gardenbar Geceleri adıyla, 1990). GEZİ: Beyaz Yollar Mavi Deniz (1959).

Hilmi Ziya Ülken kimdir?



Ord. Prof. Dr. Hilmi Ziya Ülken (1901-1974) İstanbul’da doğdu. Mülkiye’den mezun oldu, 1924-33 arasında çeşitli kentlerin liselerinde tarih, coğrafya, psikoloji ve sosyoloji öğretmenliği yaptı. 1933’teki Üniversite Reformu ile İstanbul Üniversitesi’nde görevlendirildi. 1940’ta felsefe profesörü oldu. Sosyoloji Bölümü’nün kurulmasını ve kurumsallaşmasını sağladı. 1944-48 yıllarında İTÜ’nün daveti üzerine burada sanat tarihi dersleri verdi. Çalışmalarını uluslararası platformda da sürdürdü. UNESCO üyeliğinin ardından ISA’nın (Uluslararası Sosyoloji Derneği) kurucu üyesi, sonra da başkan yardımcısı oldu ve 1953’te 15. Uluslararası Sosyoloji Kongresi’nin İstanbul’da toplanmasını sağladı. Genç yaşında başladığı ve sosyolojiden felsefeye, tarihten edebiyata ve sanata uzanan çeşitli alanları bütünleştiren yayın faaliyetini vefatına dek kesintisiz sürdürdü. Türk kültür ve düşünce dünyasındaki etkisi, geride bıraktığı 1300’ü aşkın makale ile aralarında Çağdaş Düşünce Tarihi, Aşk Ahlâkı, 20. Yüzyıl Filozofları ve Uyanış Devirlerinde Tercümenin Rolü’nün de yer aldığı 50’yi aşkın kitapla da devam etmektedir.

Comments


bottom of page