Bugün 15 Eylül. Türk edebiyatının en üretken, en toplumsal bakış açısına sahip yazarı Orhan Kemal ve bir suikaste kurban giden gazeteci Hrant Dink'in doğum günü bugün.
Orhan Kemal kimdir?
Türk edebiyatının en üretken, en toplumsal bakış açısına sahip yazarı Orhan Kemal’in doğum gününü kutluyoruz bugün. Bizler şanslı bir nesil olarak Orhan Kemal gibi değerli bir yazarın kalemine tanık olma şansına eriştik. Eserlerinde yaşamın içinden kahramanlarını seçen ve her kelimesinde biraz daha kahramanlaşan Orhan Kemal’in yaşam serüvenine göz atalım: Hayatı ekmek kavgası ve yaşam serüveni ile dolu olan Orhan Kemal’in yoksul bir yaşam öyküsü olduğunu biliyoruz. Yaşamı zorlu bir sürece tekâmül eden yazarın ekmek kavgası her zaman sürmüş…
Asıl ismi Mehmet Raşit Öğütçü olan yazar, 15 Eylül 1914'te Adana'nın Ceyhan ilçesinde dünyaya geldi. Babası Abdülkadir Kemali Bey’in işi dolayısıyla bir süre Suriye ve Lübnan’da yaşadı. 1932 yılında Adana’ya geri dönüş yapan yazarın İşçilik, dokumacılık, ambar memurluğu, katiplik gibi meslekleri de icra ettiği biliniyor. 1939 yılında ilk şiirlerini icra eden Orhan Kemal komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle 5 yıl hapse mahkûm ediliyor. Yaşamının ve yazarlık hayatının dönüm noktalarından biri olarak Bursa Cezaevinde Nazım Hikmet ile tanışma şansına erişiyor. 1943 yılında cezaevinden çıkarak Adana’ya geri dönen yazar, katiplik ve nakliyecilik mesleğine soyunuyor. Orhan Kemal 1950 yılında İstanbul’a yerleşiyor ve bu şehirde hayatını yazıları ile geçindirmeye çalışıyor. 1966 yılında bir lokantada yaptığı konuşmanın komünizm propagandası olarak değerlendirilmesi üzerine yargılanıyor fakat bu kez beraat ediyor. Tedavi amaçlı ve Bulgaristan ve Romanya Yazarlar Birliği'nin davetlisi olarak bulunduğu Sofya’da 2 Haziran 1970 tarihinde beyin kanaması geçirerek hayata gözlerini yumuyor. Zorlu bir yaşam serüveninde Orhan Kemal’i usta yapan şeylerin başında eserleri geliyor. Gelin biraz da usta yazarın edebi yaşantısına göz atalım.
1939 yılında mahkûm olduğu zamanlarda Kayseri Cezaevinden hece ölçüsüyle yazıp yolladığı ilk şiiri “Duvarlar” Yedigün Dergisinde “Reşad Kemal” imzasıyla yayınlandı. İlk romanı “Babaevi”nin bazı bölümleri Yeni Edebiyat dergisinde 1940 yılında yayınlandı. Bu sürece kadar olan yazılarında genelde şiir ve öyküyü harmanlayan yazarın sonraki çalışmaları öykü türünde yoğunlaştı. "Orhan Kemal" adını ilk kez 1942'de "Yürüyüş" dergisinde yayınlanan şiir ve öykülerinde kullandı. Öyküleri bu süreçten sonra birçok dergide yer alma şansını yakaladı. Zorlu bir yaşam serüveninden geçen Orhan Kemal, geçimini sağlayabilmek için yazdı, durmadan yazdı… Toplumcu gerçekçi bir dili benimseyen yazar eserlerinde karakterlerini yoksul insanlardan, olaylarını ise farklı yaşam öykülerinden oluşturdu. Röportaj, inceleme, anı ve oyun gibi alanlarda da eserleri bulunan usta yazar Orhan Kemal’i doğum gününde saygı ve sevgi ile anıyoruz.
Edebiyat dünyasında ustalaşan yazarın eserlerine tanık olduğumuz için kendimizi çok şanslı hissediyor ve ruhu şad olsun diyoruz. Kaynak:www.medyarota.com
Doğum günü: Hrant Dink kimdir?
Hrant Dink (Ermenice: Հրանդ Տինք, 15 Eylül 1954, Malatya - 19 Ocak 2007, İstanbul), Ermeni asıllı Türk gazeteci. 19 Ocak 2007 tarihinde saat 15.00 sıralarında, genel yayın yönetmeni olduğu Agos gazetesinin Şişli Halaskârgazi Caddesi üzerindeki binası önünde uğradığı silahlı saldırı neticesinde öldü.
Hayatı
Hrant Dink, 1954 yılında Malatya’da dünyaya geldi. Babası Sivas'ın Gürün ilçesinde, annesi Gülvart ise Sivas'ın Kangal ilçesinde doğup büyümüştü. Anne ve babası 1961 yılında İstanbul'a taşınmalarının ardından boşandı. Hrant ve iki kardeşi, Gedikpaşa’daki Ermeni Yetimhanesi'ne yerleştirildi.
Dink bu sırada Türkiye'de gelişmekte olan sol siyasetten etkilendi ve Türkiye Komünist Partisi / Marksist-Leninist çizgisinde siyaset yapmaya başladı.[kaynak belirtilmeli] O yıllarda, örgüt ile Ermeni cemaatinin ilişkilendirilmesini önlemek amacıyla ismini mahkeme kararı ile Fırat olarak değiştirdi.[kaynak belirtilmeli]
Lise eğitimini Surp Haç Tıbrevank Ermeni Lisesi’nde aldı.Liseyi bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'nde zooloji eğitimi aldı. Bir süre sonra yetimhanede birlikte büyüdükleri Rakel ile evlendi.
Kardeşleriyle birlikte açtığı yayınevi ve kırtasiye işlerini sürdürürken, eşi Rakel’le kendileri gibi Anadolu’dan gelen kimsesiz ve yoksul çocukların yetiştiği Tuzla Ermeni Çocuk Kampı’nı yönetmeye başladı. Açılışından 21 yıl sonra kampa devlet el koydu. Askerliğini Denizli Piyade Alayı'nda sekiz ay kısa dönem er olarak yaptı.
Bazı gazetelerde kitap eleştirileri ile yazı hayatına başladı. Basında çıkan yanlış haberlere gönderdiği düzeltmeler ile adı duyulmaya başladı. İstanbul Ermeni Patrikhanesi’ne, "Ermeni toplumu çok kapalı yaşıyor, kendimizi iyi anlatırsak önyargılar kırılır" diyerek bu amaçla Türkçe ve Ermenice bir gazete çıkarmayı önerdi. 5 Nisan 1996 tarihinde ilk sayısı yayınlanan Agos gazetesinin kuruculuğunu, yayın yönetmenliğini ve başyazarlığını üstlendi. Agos dışında Zaman ve Birgün gazetelerinde yazdı. Yazılarında Türkiye'deki her etnik topluluğun barış içinde yaşaması gerektiğinin altını çizen Dink, aynı zamanda Ermeni cemaatinin patrikhane dışında sivil bir merkezi olması gerektiğini de söylüyordu.
Davalar
Hrant Dink hakkında, Türk Ceza Kanununun 301. maddesini ihlal etmekten davalar açılmıştır:
Ermeni Diasporası'na 1915 olayları için soykırım kelimesini içermeyen daha yumuşak muhalefet yürütmeleri çağrısında bulundu. Bunlara karşılık 2002 yılında Urfa'da verdiği bir konferansta "Ben Türk değil Türkiyeliyim ve Ermeniyim" dediği için "Türklüğü aşağılamaktan" üç yıl yargılanarak, beraat etti. 13 Şubat 2004'te yayımlanan bir makalesindeki ""Türk"ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan, Ermeni'nin Ermenistan'la kuracağı asil damarında mevcuttur." sözleri nedeniyle 301. maddeden "Türklüğe hakaret" suçlamasıyla yargılandı ve aksi yönde verilen bilirkişi raporuna rağmen 6 ay hapis cezası aldı ancak cezası ertelendi. Dink, bu dava için AİHM'ye başvurmaya hazırlanmaktaydı. Bunun dışında Dink'in yargılanmakta olduğu iki dava daha vardı.
Reuters'a "Evet 1915’te olan bir soykırımdı çünkü dört bin yıldır bu topraklarda yaşayan bir halk ve onun uygarlığı artık yok" biçiminde bir demeç verdi. Bu, 1915-1918 yıllar arasında Osmanlı'da Ermeni Kırımı'ndaki olayları konusunda Ermeni diasporasına yakın tutum sergilediğini gösterdi; ancak onlardan ayrıştığı nokta şuydu: Bu iddiaların temelini oluşturan Vahakn N. Dadrian'ın, Ermeni toplumuyla Türk toplumunun arasının açılmasından Osmanlı yönetimini sorumlu tutmasına rağmen; Hrant Dink, bu durumun esas sorumlusunun Avrupa ülkeleri olduğunu iddia ediyordu.
Suikast
Ana madde: Hrant Dink suikastı
Hrant Dink 19 Ocak 2007'de, Şişli'de Halâskârgazi Caddesi üzerinde yer alan Agos merkez binasının çıkışında gerçekleştirilen silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Katil zanlısı olarak 19 yaşındaki Ogün Samast, güvenlik kameralarından elde edilen görüntülerin yayınlanmasından sonra, babası tarafından polise ihbar edilerek Samsun otogarında sivil giyimli jandarma ve polis ekipleri tarafından yakalandı. Dink, 1909 yılından bu yana Türkiye'de, suikast sonucu öldürülen 62. gazeteci oldu.
Cenazesi
Cenazede taşınan "Hepimiz Hrant Dink'iz, hepimiz Ermeniyiz!" yazılı dövizler.
Hrant Dink'in cenazesi, 23 Ocak 2007 Salı günü Şişli'de Agos Gazetesi önünde bir törenle başladı. Cenazeye katılanlar DİSK tarafından hazırlanan Türkçe, Ermenice ve Kürtçe "Hepimiz Hrant Dink'ız, hepimiz Ermeniyiz!" yazılı dövizler taşıdı. Ayrıca topluluğun taşıdığı dövizlerin bazılarında ise Türk Ceza Kanunu 301. maddesine atfen "Katil 301" yazmaktaydı. Topluluk Kumkapı'ya kadar yürüdü. Burada Surp Asdvadzadzin Patriklik Kilisesi'nde yapılan dinî törenin ardından Hrant Dink Balıklı Ermeni Mezarlığı'nda toprağa verildi. Cenaze törenine kimi kaynaklara göre 40 bin, kimilerine göre ise 100 bin kişi katıldı.
23 Ocak 2007 tarihinde Halaskârgazi Caddesi'nde Hrant Dink'in cenazesine katılanlardan görünüm.
Mirası
Ölümünden bir yıl sonra Lyon Belediyesi tarafından şehirdeki bir sokağa, Diyarbakır'da da Sur Belediyesi Süryani ve Müslümanların bir arada yaşadığı bir sokağa Hrant Dink'in adının verilmesini kararlaştırdı. 2010 yılında Kınalıada sahilindeki bir çocuk parkına Hrant Dink Çocuk Parkı ismi verildi. Hrant Dink'in suikasta uğradığı Halâskârgazi Caddesi ile kesişen Ergenekon Caddesi'nin ismi de Hrant Dink caddesi olarak değiştirilmek istenmiş, ama 8 Şubat 2010 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis oturumunda bu talep reddedilmiştir.
Marsilya'da bulunan Hrant Dink caddesinin tabelası
Ödüller
Mersin'deki Hrant Dink Barış Anıtı.
2005
İnsan Hakları Derneği "Ayşe Nur Zarakolu Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülü"
2006
Henri-Nannen Düşünce Özgürlüğü ve Cesur Gazetecilik Ödülü
Oxfam Novib "Pen İfade Özgürlüğü Ödülü"
Bjørnson İnsan Hakları Ödülü
2007
(IPA) Özgürlük Özel Ödülü
Ermenistan Cumhurbaşkanlığı Ödülü
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) "Basın Özgürlüğü 2007" Ödülü (Ragıp Zarakol ve Gülçin Çaylıgil ile birlikte)
Vahan Tekeyan Kültür Derneği Ödülü
*Knights of Vartan Derneği "Yılın Adamı" Ödülü
Amerika Ermeni Meclisi (AAA) "Seçkin İnsan Ödülü"
Yılmaz Güney Festivali, "Festival Özel Ödülü"
Uluslararası İspanya Gazeteciler Derneği "Uluslararası Basın Ödülü"
PEN Uluslararası Yazarlar Birliği "Hermann-Kesten Madalyası" (Hrant Dink ve AGOS Gazetesine)
ATİK - YDG 17. Gençlik Kültür Sanat Festivali "Jüri Özel Ödülü"
PAN Austria "İnsan Hakları Ödülü"
IPI "Dünya Basın Özgürlüğü Kahramanı Ödülü"
Marsilya, "Uluslararası Özgür İfade Ödülü" (Anna Politovskaya ile birlikte)
2008
AASSSG "Üstün Başarı Ödülü"
Fordham Üniversitesi "İnsan Hakları Savunuculuğu Ödülü"
2010
Padova Belediyesi "Doğruluk Ödülü"
Johann -Philipp-Palm Vakfı İfade Özgürlüğü ve Basın Ödülü
Kaynak: Wikipedi
Comments