Gazetemizin de yazarlarından Korkut Akın, hiç postayla göndermediği, hep elden dağıttığı yeni yıl kartlarını kırkıncı yılında, Schneider Tempel Sanat Merkezi’nde sergiliyor.
Yeni yıl kartı deyip geçmemeli, hem gelecek umuduyla yüklü iyi dilekler hem -artık kalmadığı için- nostaljik tat hem de -bir araya gelince hepsi- bir sosyal bellek aynı zamanda. Hele de Akın’ın deyimiyle “sanatın demokratikleşmesi” adına elden dağıtılınca…
Tan Oral, İsa Çelik, Gürbüz Doğan Ekşioğlu, Çerkes Karadağ gibi görsel alanın ustaları, Selçuk Altun, Sezai Sarıoğlu, Şinasi Güneş, Esra Alkan, Aydın Kaşkal gibi yazarlar, İsmet Arslan gibi yayıncılar, Mustafa Bilgin, Faruk Karaçay gibi karikatüristler, Ayşegül Çiftçi, Zeman-Haluk Göl, Alibey Güner gibi televizyoncular ile iletişimci Ruhan Bilkay ve Validebağ Korusu’nda mücadele eden “Validebağlılar”, kameramanlar, doktorlar, mühendisler, avukatlar, öğretmenler ile genci ve yaşlısıyla sanatseverlerin buluştuğu açılışta; Korkut Akın, Kleopatra’nın kendisini bir halıya sarıp da Sezar’a yollamasıyla başladığını ileri sürdüğü “posta sanatı”nın (mail art) kendisiyle birlikte demokratikleştiğini iddia etti.
Tabii ki, hemen sorduk kendisine: “Ne demek sanatın demokratikleşmesi?” Güvercin ayağına takılanlardan başlayarak hemen tüm mesajların bir aracı aracılığıyla iletildiğini, ama kendisinin bu aracıyı ortadan kaldırarak; giderek azalan yüz yüze iletişimi -hayatın her alanına sirayet eden haksız ve hadsiz pandeminin etkisi unutulmamalı- canlı tutmaya çalıştığını, bunu da kartları aracılığıyla yaptığını söyledi. Sanatçıların bakış açıları da, duyguları da enginlere sığmayıp taşıyor.
Kırk yıl önce ilgi duyduğu bir kıza armağan olarak gönderdiği kart, kendisini yenilerinde bulmuş ve her yıl büyük bir coşkuyla, heyecanla, umutla bir kart hazırlamış Korkut Akın. En çok da aşkı ve barışı ele almış kartlarında… Sadece kendisi için değil, bütün dünya, bütün insanlar için istemiş hem de… 2001 yılında, New York’ta, uçaklarla vurulan “İkiz Kuleler”in ardından, ucunu yaktığı “Barış” yazılı kartı, “dünyanın yangınından, sizin için bu kadarını kurtarabildim” diyerek sunmuş arkadaşlarına. Öğrencilerine “bakmak ile görmek” arasındaki farkı anlatırken tasarladığı kartı herkese dağıtarak onların da görmelerine katkı sunmuş. Kimi kartını aynalı, kimini kazımalı, kimini çoktan seçmeli, kiminiyse kendisini yok etmesi pahasına çimlendirerek hazırlamış. Her birini de büyük bir keyifle, büyük bir umutla yapmış. Sosyoekonomik, sosyokültürel, sosyopolitik sorunlara dikkat çekmeye çalışmış.
21 Aralık’ta, tam da yılın en kısa ve doğal olarak en karanlık gününde, aydınlığı çağırmak için açılan sergi 09 Ocak’a kadar gezilebilir. Schneider Tempel Sanat Merkezi, pazartesileri dışında her gün 11:00 ile 18:00 saatleri arasında kapılarını ziyaretçilere açıyor.
2022 yılının kartını almak için önemli ve kaçırılmaz bir fırsat.
Yaşama Posta Korkut Akın
Yeni Yıl Kartları Sergisi (Schneider Tempel Sanat Merkezi, 21 Aralık 2021 / 09 Ocak 2022)
Comments