top of page
Yazarın fotoğrafıHaberciGazete

Sevgi Soysal, Asuman Korad, Doğan Bavli




Bugün 22 Kasım. Yazar Sevgi Sosyal'ın aramızdan ayrılışının 47. yıldönümü. Tiyatro oyuncusu Asuman Korad da 29 yıl önce vefat etti. İki yıl önce bugün Türk tiyatrosunun önemli bir karakter oyuncusu olan Doğan Bavli'yi yitirdik.

BRT Yayın Grubu olarak bu değerlerimizi saygıyla, sevgiyle anıyoruz.


Sevgi Soysal kimdir?



30 Eylül 1936’da İstanbul’da doğdu. Aslen Selanikli mimar-bürokrat bir babayla Alman bir annenin, altı çocuğundan üçüncüsü olarak büyüyen Sevgi Yenen, 1952’de Ankara Kız Lisesi’ni bitirdi. Bir süre Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nde arkeoloji okudu. 1956 yılında şair ve çevirmen Özdemir Nutku ile evlendi, birlikte Almanya’ya gittiler. Göttingen Üniversitesi’nde arkeoloji ve tiyatro derslerini izledi (1956-57). 1958’de Türkiye’ye döndü ve Korkut adını verdikleri bir oğlu oldu. Ankara’da Alman Kültür Merkezi ve İrtibat Bürosu’nda ve Ankara Radyosu’nda çalıştı (1960-61). Bu dönemde, toplum karşısında bireyin tedirginliğini öne çıkaran “yeni gerçekçilik” akımından izler taşıyan öykü ve yazıları Dost, Yelken, Ataç, Yeditepe ve Değişim dergilerinde yayımlandı (1960-64). 1961’de Ankara Meydan Sahnesi’nde Haldun Dormen’in yönettiği “Zafer Madalyası” adlı oyunda tek kadın rolünü oynadı. İlk öykü kitabı Tutkulu Perçem, 1962 yılında yayımlandı. 1965’te “Zafer Madalyası” oyununda tanıştığı Başar Sabuncu ile evlendi. Aynı yıl TRT’de program uzmanı olarak çalışmaya başladı. 1965-69 yılları arasında Papirüs ve Yeni Dergi’de öyküleri yayımlandı. Bu arada tezini vererek arkeoloji diplomasını aldı. 1968’de teyzesi Rosel’in kişiliğinden yola çıkarak, birbirine bağlı öykülerden oluşan Tante Rosa’yı yazdı. 1970’te kadın-erkek ilişkisi ve evlilik temasını işlediği ilk romanı Yürümek’le TRT Sanat Ödülleri Yarışması Başarı Ödülü’nü kazandı. 12 Mart, Sevgi Soysal’ın hayatı ve yazarlığı üzerinde derin izler bırakan bir dönem oldu. Yürümek, müstehcenlik gerekçesiyle toplatıldı ve Sevgi Soysal, kısa bir tutukluluk sürecinin ardından TRT’den ayrılmak zorunda kaldı. Anayasa Profesörü Mümtaz Soysal’la, Soysal’ın komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle tutuklu kaldığı Mamak Cezaevi’nde evlendi. Siyasal nedenlerle tekrar tutuklandı ve sekiz ay Yıldırım Bölge’de, iki buçuk ay da sürgüne gönderildiği Adana’da kaldı. Cezaevinde yazdığı Yenişehir’de Bir Öğle Vakti adlı romanıyla 1974 yılında Orhan Kemal Roman Armağanı’nı kazandı. Kızları Defne Aralık 1973’te, Funda ise Mart 1975’te doğdu. Adana’da sürgünde bulunan bir kadının başından geçen olaylar etrafında 12 Mart’ı eleştirdiği romanı Şafak, 1975’te yayımlandı. Bu dönemde Anka Haber Ajansı ve İşçi Kültür Derneği’nin kuruluşunda rol aldı. Politika gazetesinde tefrika edilen cezaevi anıları Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu başlığıyla kitaplaştırıldı (1976). Yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle 1975 sonbaharında bir göğsü alındı. Hastalık izlenimlerini ve 12 Mart sonrası değişimi anlatan öykülerini topladığı Barış Adlı Çocuk, 1976’da yayımlandı. Eylül 1976’da bir ameliyat daha geçirdi ve tedavi için eşiyle birlikte Londra’ya gitti. Üzerinde çalıştığı son romanı Hoş Geldin Ölüm’ü tamamlayamadan, 22 Kasım 1976’da İstanbul’da öldü. Politika gazetesine yazdığı yazılar Bakmak (1977) adlı kitapta toplandı. Farklı gazetelere yazdığı yazıları Türkiye’nin Kalbi, Kabul Günleri adıyla bir araya getirildi (2014). Sevgi Soysal’ın kırk yıllık bu kısa yaşamından geriye kalan eserlerinin yeniden yayımlanması, 12 Mart dönemine hapsedilemeyecek yazarlığına hak ettiği değeri vermek olacaktır.


Asuman Korad kimdir?



20 Ekim 1924'te İstanbul'da doğdu, 22 Kasım 1994'te vefat etti.

1949'da Ankara Devlet Konservatuarı, Tiyatro Bölümü'nün yüksek devresinden mezun olduktan sonra Devlet Tiyatroları'na girdi. Tatbikat Sahnesi ve DT'de Müfettiş, Kadınlar Arasında, Yalancı, Şakacı, Pembe Evin Kaderi, Bir Evlenme gibi oyunlarda oynadı. 1951'de DT'den ayrılarak Muhsin Ertuğrul ile birlikte çalışmak üzere İstanbul Küçük Sahne'ye gitti.

1953'e kadar Fareler ve İnsanlar başta olmak üzere, Siyah Beyaz, Karakolda, Karışık İş, Yedide Ev, Onikinci Gece, Arpa Ambarı, On Küçük Zenci, gibi çeşitli oyunlarda rol aldı. Bu dönemde Muhsin Ertuğrul ile birlikte sinema oyunculuğuna da adım attı. İki yıl sonra DT'ye dönünce, Maria Stuart, Güzel Helena, Tanrıdağı Ziyafeti, Yaşlı Aile, Güneşte On Kişi, Ruhlar Gelirse, Şatoya Davet, Akif Bey, Tebessümler Diyarı, Lady Frederick, Tufan, Kleopatranın Mezarı, Samanyolu, Malpone, Kral Lear, Cadı Kazanı, Kiralık Bina, Dört Albayın Aşkı, Hürrem Sultan, Damdaki Kemancı, Gergedan, Şair Ruhu, Büyük Jüstinyen, Midasın Kulakları, My Fair Lady, Son Bant, Hamlet gibi oyunlarla başarılı kompozisyonlar yarattı. 1962'de tiyatro araştırmaları yapmak için Paris'e gitti. Theatre des Nations'ın 27 Mart'tan 14 Temmuz'a kadar süren uluslararası festivaline katıldı. Yurda dönüşünde Alman, Amerikalı, İtalyan, Fransız ve Yunan yönetmenlerle çalıştı. 1963'de İstanbul'da Aksaray Bulvar Tiyatrosu'nda Yaz Bekarı, Garsoniyer, Mihracenin Gerdanlığı, Arena Tiyatrosu'nda Çay ve Sempati'de ve Meydan Sahnesi'nde roller aldı. Tekrar DT'de çalışmalarına devam etti. Oyunculuğu dışında DT'de, Hayvanat Bahçesi, Altı Kişi Yazarını Arıyor, Maymun Davası, İnsanlar ve Hayvanlar, Billy Budd: Yasalar ve İnsan, Satıcının Ölümü, Bir Kadın, Bir Düş, Bir Oyun gibi oyunlar sahneye koyarak yönetmenliğini kanıtladı. Çeşitli ödüller aldı. Eleştirmenlerce Türk tiyatrosunun dev isimlerinden olarak ifade edilen sanatçı, 1983-1987 arasında Devlet Tiyatroları baş rejisörlüğü görevini üstlendi. 1989'da emekli oldu. Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda profesör olarak sahne, diksiyon ve mimik dersleri verdi.


Doğan Bavli kimdir?


1941 yılında İstanbul'da doğdu. 1961’de Hamlet oyunuyla Şehir Tiyatroları’na giren sanatçı, birçok önemli oyunda önemli roller üstlendi. Sinema ve dizi filmlerde oynadı. Doğan Bavli, aynı zamanda seslendirme sanatçısıydı. TRT'de radyo izlenceleri yaptıkları sıralarda Derman Bayladı ve Alâettin Bahçekapılı'nın izlencelerinde sunuculuk, Radyo Tiyatrosu ve Arkası Yarın radyo oyunlarında oyunculuk yapmıştı. 22 Kasım 2021'de vefat etti, Çekmeköy Mezarlığı'na defnedildi.

28 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Kommentare

Kommentare konnten nicht geladen werden
Es gab ein technisches Problem. Verbinde dich erneut oder aktualisiere die Seite.
bottom of page